Üniversiteler şehirleri her anlamda ileriye taşır.
Fakat Balıkesir Üniversitesi uzun yıllardır Balıkesir'in sırtına adeta bir kamburdu.
Ta ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rektör olarak Prof. Dr. İlter Kuş'u atayana kadar.
İlter hoca önceki Prof. Dr. Kerim Özdemir'in yardımcısıydı.
Kendimce 'Balıkesir Üniversitesinde anlaşılan pek değişen bir şey olmayacak' dedim.
Fakat yiğidi öldür hakkını ver.
İlter hoca beni yanılttı.
Balıkesir Üniversitesi adeta küllerinden yeniden doğdu.
Dünyaya yeni gelen bir bebek misali gözlerini açtı.
***
En son FETÖ ile birlikte Balıkesir Üniversitesinde başta Tıp Fakültesi olmak üzere birçok fakültedeki doçent, profesör ve öğretim görevlisi soruşturması gereği ya açığa alındı ya da meslekten atıldı.
Neticede BAÜN'de FETÖ temizliği kapsamında çok sayıda personel azalması oldu.
Hatta bu personellerin birçoğu önem arz eden görevlerdeydi.
Ne var ki bu sorunu İlter hoca kısa sürede aşmayı başardı.
Onlarca akademisyeni Balıkesir Üniversitesine kısa zamanda kazandırdı.
Aynı şekilde yeni Fakülteleri Balıkesir Üniversitesinde açılmasını sağladı.
Anlayacağınız Cumhurbaşkanı Erdoğan, boşuna İlter hocayı seçmemiş.
BAÜN yıllardır hak ettiği değer ile birlikte alması gereken yatırımları da Prof. Dr. İlter Kuş sayesinde almayı sürdürüyor.
Bunda Kuş'un YÖK'e olan yakınlığını da unutmamak lazım.
***
Ayrıca İlter hoca daha önceki rektörlere nazaran daha sosyal.
Hem sosyal medyayı aktif kullanıyor.
Hem yapıcı bir yönü var.
Hem de kapısı her zaman herkese açık.
Siyasilerle de yakın ilişki içinde.
Ne yapsın siyasiler sayesinde Çağış Kampüse birçok hizmet getirdi varsın yakın olsun.
İlter hoca ayrıca iyi bir eğitimci.
Sık sık öğrencilerle bir araya geliyor.
Balıkesir Üniversitesinde öğrenci buluşmaları yapan ve halen sürdüren tanıdığım tek rektör.
İlter hoca son olarak hafta sonu YKS'ye giren öğrencileri yalnız bırakmadı.
Çağış Kampüste fakültelerde sınava giren öğrencilerin sorun yaşamaması için çaba harcadı.
Çocukları sınavdayken bahçede bekleyen ailelerle sohbet etti.
Anlayacağınız İlter Kuş, görevi olmamasına rağmen oturduğu koltuğun hakkını vermeye devam ediyor.
Daha doğrusu işini aşkla yapıyor.
Konfüçyüs'ün bir sözü vardır; 'Sevdiğiniz işi yaparsanız, bir gün bile çalışmış sayılmazsınız'.
İlter hoca için işte durum aynen böyle!
İşini aşk ile yapan İlter Kuş, eminin ki pozitif olmasıyla birlikte yaptığı işten yorgunluk hissi duymuyordur.
İstekli bir şekilde çalışması, işini sevmesi, sorumluluk almaktan korkmamasını sağlıyor.
Tüm bunlar neticesinde İlter hocanın bugüne kadarki başarı tartışılmaz.
Anlayacağınız rektörlük görev süresindeki karnesi pekiyi ile dolu.
Başarısının sürmesi dileğiyle.
Saygılarımla.